TÜRKİYE GENELİNDE HİZMET VEREN KURUM VE KURULUŞLARDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ORGANİZASYONU
TÜRKİYE GENELİNDE HİZMET VEREN KURUM VE KURULUŞLARDA
İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ ORGANİZASYONU
KONU; Türkiye çapında faaliyet gösteren X FİRMASI 6331 Sayılı Yasa çerçevesinde yükümlü olduğu “ İş Sağlığı ve Güvenliği Faaliyetlerine “ ilişkin hizmetlerini tek elden kontrol altında tutmayı düşünmektedir.
Bu bağlamda İlgili Kurum;
6331 Sayılı Mevzuat uyarınca yükümlü olduğu “ İş Sağlığı ve Güvenliği Organizasyon Hizmetlerinin; Firmaya ait Bölgesel çapta konuşlandırılmış Toplam… sayıda ki işyerlerinde istihdam edilen Toplam…. Çalışanı için bütünlük içerisinde yürütülebilmesini sağlamak amacıyla;
1. Hizmet verebilecek Yetkili OSGB Firmalarının bulunup araştırılmasını,
2. Bu Firmaların faaliyetleri hususunda “ Yetkinlik ve Yeterliliklerinin Belirlenmesini”
3. Bu Oluşumların, işyerinde mevzuatın öngördüğü şekilde “organize olup olmadıklarının ” Denetlenmesini,
4. Bulunacak bu kurumlar (OSGB) ile X Firması arasında “ İSG Faaliyetlerinin etkin bir şekilde yürütülmesi ve Firmaya ait işyerlerinde aynı etkinlikte İSG Çalışmalarının yürütülebilmesi için hizmet verecek olan OSGBLER arasında Koordinasyonun Sağlanmasını “ ,
5. Türkiye çapında Konuşlandırılmış olunması nedeniyle, Mevzuat uyarınca, değişik Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri ( En azından İl Sınırları Dışında kalan OSGB’ ler için ) üzerinden alınmak durumunda olan İSG Hizmetlerinin bütünlük içerisinde yürütülebilmesini,
6. Çalışanların Kurum içerisinde Rotasyona tabi tutulduklarını göz önünde tutularak, Firmada İSG Hususunda “ İş Sağlığı ve Güvenliği Kültürünün Oluşmasını” sağlamak amacıyla;
Yetkilendirilmiş bir ÖZEL İSTİHDAM BÜROSU aracılığı ile yürütmeyi düşünmektedir.
İSTEM:
Bu bağlamda; Yukarıda belirtilmiş olan hususlarda yapmak istedikleri işlemlerin “ ÖZEL İSTİHDAM BÜROSU” üzerinden yürütülüp yürütülemeyeceği, yürütülebilecek ise, taraflar arasında nasıl bir sözleşme bağıtlanması gerekeceği hususunun 4857, 4904 ve 6331 Sayılı Yasa çerçevesinde incelenerek değerlendirilmesini talep etmektedirler.
HUKUKİ DÜZENLEMELER
Tarafımıza yöneltilmiş olan Yukarıdaki görüş istemi, Özel statü ile kurulmuş olan Kurumların Hukuki oluşum ve Faaliyet yetki alanları çerçevesinde ele alınarak incelenecektir.
I. ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARI
A. HUKUKİ DAYANAĞI:
Özel İstihdam büroları 4904 Sayılı Kanunla oluşturulmuş kurumlar olup, Ülke istihdamına katkı sağlaması amacıyla İŞKUR Faaliyetlerine eş değer olarak, İşçi –İşveren arasında ARACILIK Yapma üzerine faaliyet gösterirler. Buna ek olarak; 2016 Yılında 14. Maddesi yapılan değişiklik ile bu Bürolara İŞKUR faaliyetlerine ilaveten, İŞYERLERİNDE Geçici İşçi Çalıştırabilme yetkisi tanınmıştır. Oluşumları bir takım yasal yükümlülüklerin yerine getirilmesine bağlı olarak Bakanlık incelemesi sonucunda kendilerine verilen yetki belgesi ile sağlanır. Bir nevi İŞKUR alt yapılanması gibi çalışırlar.
Faaliyetleri tamamen Devlet Denetimine tabi olan bu kuruluşlar, her üç ayda bir de yaptıkları faaliyetler ile ilgili olarak İŞKUR’ a Rapor vermektedirler. Bu bağlamda bu kuruluşlara “Özel Statülü Kurumlar” denilmektedir.
B. FAALİYET YETKİ ALANLARI
4904 Sayılı Yasa Kapsamında çıkartılmış “ Özel İstihdam Büroları Yönetmeliğinin” ( Değişiklik. 11.10.2016 Tarih ve 29854 RG. ) faaliyetlerini yetkilendirme biçimlerine göre, Yönetmeliğin 4 ve 5. Maddelerinde yer alan başlıklar altında sürdürmektedirler. Bu faaliyetler;
a) İş ve işçi bulmaya aracılık etmek,
b) İşgücü piyasası ile istihdam ve insan kaynaklarına yönelik hizmetleri yürütmek.
c) Mesleki eğitim faaliyetleri düzenlemek,
d) Bünyesinde bulunan işçileri
4857 Sayılı İş Kanununun 13. Maddesinin (5. Fıkrası) uyarınca kısmi çalışma talebinde bulunan işçilerin kısmi süresinden arta kalan sürelerinde,
4857 Sayılı Kanunun 74. Maddesi uyarınca Doğum izninde olan Kadın işçilerin çalışmadıkları hallerde,
4857 Sayılı Kanunun 31. Maddesi uyarınca işçilerin askerlik nedeniyle hizmetlerinin askıda bulunduğu diğer hallerde,
Mevsimlik Tarım işlerinde,
Ev Hizmetlerinde,
Bir işletmenin günlük olmayan ve aralıklı olarak gördürülen işlerinde, işletme işlerinin öngörülemeyecek şekilde artması nedeniyle ihtiyaç duyulan işçi ihtiyacında
İş sağlığı ve güvenliği bakımından acil olan işlerde veya üretimi önemli ölçüde etkileyen zorlayıcı nedenlerin ortaya çıkması halinde,
Mevsimlik işler hariç dönemsellik arz eden iş artışları halinde,
İhtiyaç duyulan işletme ve işyerlerinde, yine kanunda belirtilmiş olan süreler üzerinden çalıştırmak. Olarak tanımlanmıştır.
Görüldüğü üzere; İŞKUR ‘dan bir farklığı GEÇİCİ İŞ İLİŞKİSİ İLE İŞÇİ ÇALIŞTIRABİLMELERİDİR.
II. ORTAK SAĞLIK VE GÜVENLİK BİRİMLERİ
A. HUKUKİ KONUMU
6331 Sayılı Yasanın Tanımlar başlıklı 3. Maddesinin (m) bendinde yer alan ve kısaca OSGB olarak tanımlanan Ortak sağlık ve güvenlik birimi:
“Kamu kurum ve kuruluşları, organize sanayi bölgeleri ile Türk Ticaret Kanununa göre faaliyet gösteren şirketler tarafından, işyerlerine iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sunmak üzere kurulan gerekli donanım ve personele sahip olan ve Bakanlıkça yetkilendirilen birim”
Olarak ifade edilmektedir.
B. FAALİYET YETKİ ALANLARI
29.12.2012 Tarih ve 28512 Sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğinin 12. Maddesi çerçevesinde oluşumunu tamamlayan “ Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri “ (OSGB) 31.01.2013 Tarih ve 28545 Sayı ile 5. Maddede yapılan Değişiklik çerçevesinde;
“ Kuruldukları il ve sınır komşusu illerde hizmet sunmaya yetkilidir.
Sınır illerin dışında hizmet verilebilmesi için, anılan Yönetmelikte belirtilen şartları sağlayarak o illerde şube açmak zorundadır.” Ancak niteliği gereği birden fazla ilde yürütülmesi gereken raylı sistem, yol ve nakil hattı inşası veya bakımı ve onarımı gibi işlerde hizmet alınan OSGB’nin işin yapıldığı illerden herhangi birisinde yetkilendirilmiş olması yeterlidir.
Yukarıda yer alan düzenleme uyarınca OSGB ‘ ler şube açmadıkları sürece Sınır illeri dışında Hizmet verememektedirler.
III. İŞVERENİN İSG YÜKÜMLÜKLERİ VE BU YÜKÜMLÜLÜKLERİ YERİNE GETİRME YÖNTEMLERİ.
İşverenler 6331 Sayılı Yasanın 4.5.10.11.12.14.15.16.17,18 22 ve 23. Maddelerinde tanımlanmış İş Sağlığı ve Güvenliğine ilişkin Genel ve ilgili mevzuatta yer alan Özel Yükümlülüklerini, yine aynı kanunun 6. Maddesinin a) bendinde yer alan düzenleme çerçevesinde;
Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirmek,
Çalışanları arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde, bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet almak,
Belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olması hâlinde, tehlike sınıfı ve çalışan sayısı dikkate alınarak, bu hizmetin yerine getirilmesini kendisi üstlenmek,
Suretiyle yerine getirebilmektedir.
Ayrıca; 10.09.2014 Tarihinde kabul edilmiş olan 6552 Sayılı yasanın 16. Maddesi ile yapılan ek düzenleme çerçevesinde, Belirlenen niteliklere ve gerekli belgeye sahip olmayan ancak, 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri ile işveren vekillerine Bakanlıkça ilan edilen eğitimleri tamamlamak şartıyla işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini yürütebilme imkânı getirilmiştir.
IV. İŞVEREN-İŞYERİ ve İŞVEREN VEKİLİ TANIMLARI:
4857 Sayılı İş Kanununun Tanımlar Başlıklı 2. Maddesinin 1.Paragrafında yer alan düzenleme uyarınca;
“ işçi çalıştıran gerçek veya tüzel kişiye yahut tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlara işveren”
“İşveren tarafından mal veya hizmet üretmek amacıyla maddî olan ve olmayan unsurlar ile işçinin birlikte örgütlendiği birime işyeri”
4 ve 5. Paragraflarında yer düzenleme uyarınca;
“İşveren adına hareket eden ve işin, işyerinin ve işletmenin yönetiminde görev alan kimselere işveren vekili denilmektedir. “
İşveren vekilinin bu sıfatla işçilere karşı işlem ve yükümlülüklerinden doğrudan işveren sorumludur. Bu Kanunda işveren için öngörülen her çeşit sorumluluk ve zorunluluklar işveren vekilleri hakkında da uygulanır….”
V. DEĞERLENDİRME GÖRÜŞ VE KANAAT
Yapılmak istenen şey, 6331 Sayılı yasa ile getirilmiş olan “ İş Sağlığı ve Güvenliği yükümlülüğüne “ ilişkin faaliyetlerin bir vekil aracılığıyla yerine getirilme istemidir.”
Bu bağlamda; öncelikle işverenin bu yükümlülüğünü yerine getirmede başka bir kurum ve kuruluştan destek alıp alamayacağı, İş Sağlığı ve Güvenliği Mevzuatı uyarınca işverenden istenilen bu faaliyetleri, yasal sorumluluk üzerinde kalmak üzere, MÜŞAVİR, DANIŞMAN, UZMAN, KOORDİNATÖR, DENETMEN vb. Unvanlar altında bir başka kurum ve kuruluşlar aracılığıyla disiplin er organizasyon sağlamak üzere yürütüp yürütemeyeceği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
6331 Sayılı Yasa ile işverene getirilmiş olan yükümlülükler; Hizmet Takibi, Organizasyon, Koordinasyon, Denetleme, Raporlama vb. hususlarda işveren adına yapılmak üzere; bir kurum ve kuruluşa devredilemeyecek faaliyetler değildir. Ayrıca yasalarca bu görevlerin yürütümünü engelleyen herhangi bir düzenleme de bulunmamaktadır.
Şöyle ki; Bu yükümlülüklerin Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri tarafından yürütülebilmesi dahi İşveren yükümlülüklerinin bir başka kurum ve kuruluşlardan Danışmanlık Şeklinde bir hizmet alımından başka bir şey değildir.
Burada bir farklılık, hizmetin özel ihtisas istemesi nedeniyle yürütümünü yapacak kuruluşlardan Özel Yetkinlik istenmesidir. OSGB ler de bu hizmetlerin yürütümünde yetkilendirilmiş kurumlardır.
Ayrıca devredilen bir hizmet yükümlülüğü olmayıp, işveren için getirilmiş yükümlülüğün, hizmet alınan yetkilendirilmiş OSGB’ ler ile birbirleri ve OSGBLER ile işveren arasında, koordinasyonun sağlanması, hizmet verecek olan OSGBLERİN, bulunması, yetkinliklerinin test edilmesi, uygulamalarının takip ve denetlemesi vb. hizmetlerin işveren adına yürütülmesidir.
Bu bağlamda; burada yapılmak istenen; Yükümlülüklerin devri değil, Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimleri tarafından yürütülmesi istenilen” iş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetlerinin” işveren adına işveren vekili sıfatıyla koordinasyonunun sağlanmasıdır.
Burada önem arz eden husus, bu hizmet devrinin yapılabilmesi için aracı kurumun, özel statü ile yetkilendirilmiş OSGB lerin koordinasyonunda, yetki sahibi olmasıdır.
4904 Sayılı Yasa uyarınca Yetkilendirilmiş “ ÖZEL İSTİHDAM BÜROLARI” bu alanda; yine 4904 Sayılı yasanın 4/b Maddesinde yer alan
– İşgücü piyasası ile istihdam ve insan kaynaklarına yönelik hizmetleri yürütmek.(4/b)
Düzenleme çerçevesinde OSGB’ ler gibi yetkili kılınmış Özel Statülü Bürolar olup, Hizmet alanlarında il sınırlaması, faaliyet alanlarına girmek kaydıyla Ticari faaliyetlerinde bir kısıtlama bulunmamaktadır.
Yukarıda yapılan Değerlendirme ışığında;
İşverenlerin İşletme ve işyerlerinde uygulayacakları iş sağlığı ve güvenliği faaliyetlerinde, başarı sağlamasının temelinde çalışanlar arasında İSG KÜLTÜRÜ ‘ nün yerleştirilmesi ve yaygınlaştırılması en önemli etkendir.
Bu bağlamda; İSG Hizmetlerinin yürütülmesine, salt bir yükümlülüğün yerine getirilmesi açısından bakılamaz. Türkiye çapında yapılanması bulunan bir firmanın, tek kurum üzerinden alamayacağı İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetinin tüm işyerlerini kapsayacak bir Koordinasyon içerisinde, aracı bir kurum üzerinden yürütmesi, yasa koyucunun amaç ve gayesine uygundur.
Firma bünyesinde istihdam edilen Personelin, il ve ilçe bazında geçişken olması, değişik OSGB Birimlerinden alınacak İSG Hizmetlerinin tek bir yapı altında koordine edilmesiyle İSG Hizmetlerinin bir sistem altında yürütülmesine ve müşterek bir İSG KÜLTÜRÜNÜN oluşmasına yol açacaktır.
Bu değerlendirmeler ışığında;
1. X Kurumuna ait işyerlerinde yürütülecek İSG Hizmetlerinin OSGB Firmaları tarafından yürütülmesini koordine etmek amacıyla Aracı kurum sıfatıyla ÖZEL İSTİHDAM BÜROSU ile İŞVEREN arasında MÜŞAVİRLİK, DANIŞMANLIK vb. adlar altında Sözleşme Bağıtlamasının hukuki bir sakıncası bulunmadığı,
2. ÖZEL İSTİHDAM BÜROSUNUN bu sözleşmeye dayalı olarak üstleneceği “ işveren vekili” sıfatıyla Yönetmelik Ekinde yer alan (EK:3 ) “OSGB İLE İŞYERİ ARASINDAKİ HİZMET SÖZLEŞMESİ” ni işveren adına imzalamasında bir hukuki engel bulunmadığı görüş ve kanaatini taşımaktayım.
Dr. İbrahim OĞUR
İş Hukuku ve İş Güvenliği Uzmanı
(Emekli Baş İş Müfettişi)